Fen Bilimleri Enstitü Müdürleri 1-3 Mayıs tarihlerinde “Lisansüstü Eğitim Sempozyumu” için Gaziantep’te buluştu. Sempozyumun açılışı Gaziantep Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezi’nde yapılan açılış konuşmalarıyla başladı.
Sempozyumun açılışında konuşan Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, “Finlandiya’nın 1990’lı yıllarda AR-GE’ye ayırdığı pay Avrupa ortalaması yüzde iki iken, GSMH’nın yüzde 3’ünü ayırmıştır” dedi.
Prof. Dr. Coşkun, “Finlandiya, İlkokuldan başlayarak bu kültürü verme noktasında böyle bir bütçeyi ayırmış ve sonuçta kendini gösterebilecek, teknolojik ürün üretme noktasına dayalı yeni bir açılım getirmiştir. Ülkemizde ise AR-GE’ye ayrılan pay yüzde 0.6’dır. 2 bin 13 yılına kadar bir planlama yapılmış ve stratejiler geliştirilmiştir. Eğer bilgiye hâkimseniz, bilgiyi kontrol edebiliyorsanız, bilgiye sahipseniz, gelişme süreciniz muktedirdir” ifadesinde bulundu.
Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı Üniversitemiz Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ramazan Koç, konuşmasına terör örgütünün Diyarbakır’da gerçekleştirdiği eylemi kınayarak başladı. Prof. Dr. Koç, “Ocaklara ateş düşüren, hayatının baharında baharını yaşayamadan şehit düşen, her zaman lanetlediğimiz terör örgütünün saldırılarına maruz kalan askerlerimizden birisi de Gaziantepliydi, kendisini dün uğurladık” diyerek, bu olayı gerçekleştiren terör örgütünü de lanetlediklerini söyledi.
Prof. Dr. Koç, “Acaba, bir vatandaşın ötesinde Üniversite mensubu olarak, vazifelerimiz çok iyi yapamadığımızdan dolayı mı bunlar oluyor diye kendimi biraz da sorgulama gereği duydum. Eğer vazifelerimizi doğru yapabilseydik, daha iyi yapabilseydik, daha çok insana eğitim ulaştırabilseydik, belki de o örgütlerin kucağına düşecek insanları bir nebze olsun önleyebilir, örgütlerin insan kaynaklarını kesebilirdik diye düşünüyorum. Fakat hiçbir şey için geç değil. Bundan sonraki planlarımızı yaparken, Ülkemizin yararına olabilecek, insanlığı yararına olabilecek planları, programları yapmak bizim görevimizdir. Üniversite mensubu olarak görevimizdir, vatandaş olarak görevimizdir” diye konuştu.
“Lisansüstü eğitim dünyada çok önem kazanmakta ve Dünya ile rekabet edebilmek için çok acil planlar, programlar yapmamız gerektiğine inanıyorum” diye konuşan Prof. Dr. Koç, bu tür toplantıların devam edeceğini belirterek, İstanbul Teknik Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitü Müdürü Ali Demir’in, 2 bin 10 yılı Mayıs ayında bu toplantıyı Üniversitelerinde yapmak istediklerini belirttiğini söyledi.
Sanayi Bakanlığı AR-GE Genel Müdürü Ziya Karabulut, “21. yüzyıl rekabete dayalı yeni bir yüz yıl. Bilgi üreteceksiniz, ürettiğiniz bilgiyi ticarete dönüştüreceksiniz ve sonuçta daha yüksek katma değerli yeni ürün ya da yöntemler geliştireceksiniz” diyerek, bilgiye dayalı yeni bir üretim anlayışı olması gerektiğini söyledi.
Karabulut, “Türkiye olarak, uluslar arası rekabete dayalı yeni dünya da bizim de mutlaka yüksek katma değer yaratacak, bilgiye dayalı ürün ya da yöntemler gerekiyor. Bunun yolu, nitelikli, yetişmiş insan gücünden geçiyor. Üniversitelerdeki Fen bilimleri enstitülerinin programlarında bu güne kadar geleneksel program anlayışlarından mutlaka uzaklaşmaları ya da değişimi, dönüşümü gerçekleştirmeleri gerekir” diye konuştu.
Milli Eğitim Bakanlığı Dış İlişkiler Genel Müdürü Prof. Dr. İbrahim Özdemir, “Ülke olarak çağdaş medeniyeti kendine hedef alan ülkem, 1961 yılından bu yana OECD’nin üyesi. Geçtiğimiz hafta buradaki toplantıdaki konumuz ‘Yüksek Öğretimin Geleceği 2030’ projesiydi. Finlandiya örneği üzerinde tartıştık. 2 yıl önce Finlandiya OECD’ye başvuruda bulundu. Mevcut Yüksek Öğretim Programları 2030 yılında bana ne kadar faydalı olabilir, küresel dünyanın ekonomik rekabetinde bana, ülkeme ne sağlayabilir diye. Uzmanların ulaştığı sonuç; çoğu programlarda dersler beş yıl sonra amacını yitiriyor. Bundan sonra 2030 projesine bir çok ülke katıldı. Geçmişteki YÖK yöneticilerine bu toplantılara katılmamız gerekliliğini anlattıysak da ikna edemedik. Bu hafta Paris’te gerçekleşen toplantıda gördüm ki, YÖK’ten yetkili var. Bundan sonra Yüksek öğretimin geleceğiyle ilgili toplantılara benim ülkemde katılacak” diyerek memnuniyetini ifade etti.