Gaziantep Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü ve Milli Prodüktivite Merkezi Güneydoğu Anadolu Bölge Müdürlüğü işbirliğiyle, Üniversitemiz Makine Mühendisliği Bölümü Konferans Salonu’nda, “Zirveye Ulaşmanın Yolu Verimlilikten Geçer” adlı konferans gerçekleştirildi.

Konferansa konuşmacı olarak katılan Milli Prodüktivite Merkezi Güneydoğu Anadolu Bölge Müdürü Mustafa Balaban, zamanın hızla aktığını ve insanların her geçen gün ayakta kalmasının zorlaştığını söyledi. Kısa zamanda iyi şeyler üretmek gerektiğine dikkat çeken Balaban, daha iyi olmanın verimlilikten geçtiğini ifade etti.

Bilgi dünyasında verimliliğin teknik bir anlam olarak nitelendirildiğini belirten Balaban, verimliliğin daha önce materyalist bir kavram ile ifade edilirken, günümüzde soyut bir şekilde ele alındığını söyledi. Yaşanan tecrübelerin, verimliliğin tanımını değiştirdiğini vurgulayan Balaban, doğru zamanda doğru işlerin insanlığa faydalı olacak şekilde yapılması gerektiğini kaydetti.

Balaban, “Verimlilik kültürü insana özgü, insana ait olmayı ifade eder. Kültür insanların yaşama ve sorunları çözme biçimidir. Verimlilik ve kültürün belki de bu kadar uyumlu olmasında yatan temel sebep insandır. Çünkü her ikisinin de kaynak noktasında insan vardır. Verimliliğin gelişmesi kültürel birikimin sonucudur. Verimlilik kültürünü bir yaşam biçimi olarak ele alıp, bu tanıma daha farklı anlamlar katarak zenginleştirmemiz gerekir. Çağdaş işletmecilik anlamında işin en can alıcı ve incelenmesi gereken noktası budur” şeklinde konuştu.

“Verimlilik modelinin girdisi ve çıktısı insandır” diyen Balaban, “Verimlilik sürekli değişim ve gelişim gerektiren, bilgeliğe doğru uzanan uzun ince bir yoldur. Bu deneyim ve öğrenme sürecidir. İnsanoğlu, yaşamı boyunca değişik aşamalardan geçer, öğrenir, değişir ve gelişir. Daha üst bilgi düzlemlerine sıçrayarak, hem kendisine hem de çevresine faydalı olur. Burada amaç, insanı mutlu etmektir” ifadesinde bulundu.

Verimliliğin toplumsal refahın kaynağı olduğunu söyleyen Balaban, verimliliğin yaşam süreci içinde hiç bitmeyen bir hareket olduğunu belirtti. Balaban, “Her şey amaçla başlar. Eylemi anlamlı kılan, hayatı yaşamaya değer yapan gelecek öngörüsüdür. Amacın belirlenmesi, amaca inanmak birbirini izleyen adımlardır. Kişi her zaman iyinin daha iyisini yakalayabilme çabası içinde olmalıdır. İnsan, hayatı boyunca mükemmeli arama yolunda çaba sarf eder” diye konuştu.

Kaynakların israf etmeden akıllı kullanmak gerektiğine dikkat çeken Balaban, verimli insanın gelişmeye ve değişime açık, öğrendiklerini sürekli öğretmek zorunda olduğunu söyledi. Bilgi insanının işini zevkle yaptığını belirten Balaban, yaşamın bir bütün olarak insan için ve insanla birlikte kaliteli, estetik ve sanatsal hale getirilmesi gerektiğini kaydetti.