Cumhuriyetimizin kuruluşunun 87. yıl dönümü etkinlikleri çerçevesinde İslâhiye Kültür Merkezi’nde, Üniversitemiz Fen – Edebiyat Fakültesi’nde Okutman Mehmet Biçici tarafından “Atatürk ve Cumhuriyet” konulu bir konferans düzenlendi.
Cumhuriyetin ahlâkî fazilete dayanan bir idare şekli olduğuna dikkat çeken Biçici, cumhuriyet idaresinin faziletli ve namuskâr insanlar yetiştirildiğinden, Türk milletinin karakter ve âdetlerine en uygun idare olduğunu belirtti. Biçici, Mustafa Kemal’in, cumhuriyeti millî egemenlik temeline dayanan bir halk hükümeti olarak gördüğünü söyledi.
“Cumhuriyet, temel olarak millet egemenliği fikri üzerine kurulmuştur” şeklinde konuşan Biçici, “Türkiye’de cumhuriyet, kurucusu Atatürk’ün düşünceleriyle yakından ilgilidir. Çünkü O, Türkiye’de demokrasi esaslarına uyan bir cumhuriyet rejiminin kurulmasını daima samimiyetle istemiştir. Dolayısıyla, bu konuda yapılmış olan çalışmaların, tamamen O’nun direktifleri doğrultusunda gerçekleştirildiğini söylemek mümkündür. Cumhuriyetin Türkiye’ye getirilmesi konusunu iyi anlayabilmek için, Atatürk’ün bu konudaki düşünceleri ve birbirini tamamlayan Atatürk ve cumhuriyet kavramları arasındaki ilişkiyi ortaya koymak gerekir.” şeklinde konuştu.
Atatürk ve cumhuriyetin, birbirini tamamlayan ve tanımlayan iki kavram olduğunu vurgulayan Biçici, “Cumhuriyeti anlamak için Atatürk’ü, aynı şekilde Atatürk’ü anlayabilmek için de, tam ve sağlam temellerden hareket ederek, cumhuriyeti tanımak gerekir. Çünkü Cumhuriyet, Atatürk’ün Türk Millî varlığının korunması, refaha ve mutluluğa erişmesi için düşündüğü ümit ve arzularını şekillendirdiği bir idare şeklidir” ifadesinde bulundu.
Atatürk’ün gençliğinden beri cumhuriyet fikrini benimsemiş bir devlet adamı olduğunu söyleyen Biçici, “1902 yılında henüz Harp Akademisinin birinci sınıfındayken hocası Osman Nizami Paşa ile Osmanlı Devleti üzerine yaptığı bir konuşmada, Batılı anlamda yönetimden bahsetmiş ve inkılâp sözünü dile getirmiştir. Yine 1905’te staj yapmak üzere Şam’a gitmeden önce arkadaşlarıyla yaptığı bir toplantıda; ‘Bu dava, yıkılmak üzere bulunan bir imparatorluktan önce bir Türk Devleti çıkarmaktır’ diyerek fikrini açıklarken, aynı zamanda da yeni devlet düzeni kurmak olduğunu ifade etmiştir” diye konuştu.
Biçici, “Atatürk, gençlik yıllarından itibaren cumhuriyetin nasıl bir rejim olduğunu bilen ve milletinin böyle bir iradeye kavuşması gerektiren bir kişidir. Hatta bu yıllarda, Türk milletinin mutlaka cumhuriyet idaresine kavuşacağını söylemekten de çekinmemiştir. O, en büyük hayali olan Türk Milletinin cumhuriyet rejimine kavuşması hususunda ilk somut adımı Erzurum Kongresi sırasında atmış ve yaveri Mazhar Müfit Kansu’ya; zaferden sonra hükümet şeklinin Cumhuriyet olacağını söylemiştir. Ancak, Atatürk yapmayı planladığı işleri, zamanı gelince ve şartları oluşunca gerçekleştiren bir kişiydi” şeklinde konuştu.