Gaziantep Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Ofisi tarafından, Üniversitemiz Ömer Asım Aksoy Konferans Salonu’nda, “Yükseköğretim Kurumları Özürlü Öğrenciler Yönetmeliğinin Gerekleri ve İşleyiş Usulleri” konulu konferans düzenlendi.
Konferansa konuşmacı olarak katılan Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşegül Ataman, engelli bireylerin örgün eğitim olanaklarından yararlanmasının geçmişinin ülkemizde 1950’li yıllara dayandığını ifade etti. Ataman, 2007 yılından itibaren yapılanma konusunda yapılan dört çalıştayın sonucunda yaklaşık 130 üniversitede etkin biçimde çalışan engelsiz üniversite birimlerinin yapılandığını söyledi.
Engelliler için yapılan şeylerin sınırlı olduğunu belirten Ataman, “Bütün engelliler, öncelikle görme ve ortopedik engellilerin öğretim olanaklarından faydalanıyorlar. Görme ve ortopedik engellilerin içinde çok sayıda yükseköğretime geçenler var. Türkiye’de yaklaşık 160 tane üniversite var. Bu üniversitelerin içinde 3 bin 800 tane engelli öğrencimiz eğitimine devam ediyor. 3 Bin 800 öğrencinin ise yüzde 30’u görme engellilerden meydana geliyor” ifadesinde bulundu.
Gerek 61 anayasası, gerek ilköğretim yasası gerekse temel eğitim sayısında, engelliler ile ilgili önemli atılımların olduğunu vurgulayan Ataman, dünya anayasaları içinde anayasaya engelliler ile ilgili hüküm koyan ender ülkelerden biri olduğumuzu kaydetti.
“Mevcut anayasa engelliler için devletin bütün düzenlemeleri yapmasını emreder” diye konuşan Ataman, “Devlet engellilere imkan sunmak zorundadır. Özellikle 1997’den sonra engellilerin örgün eğitim içinde daha fazla yer aldığını ve kaynaştırma eğitimiyle topluma kazandırılması yönünde yoğun çalışmalar yapıldığını görmekteyiz. 1985 yılında ÖSYM’nin yapmış olduğu çalışmayla özürlü adaylar Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavına yönelik birtakım düzenlemeler yapmıştır. Bu tarihten itibaren Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavına giren engelli öğrencilere sınav sırasında yarım saat daha fazla ek süre verilmiştir” şeklinde konuştu.