Gaziantep Üniversitesi Atatürkçü Düşünce Topluluğu tarafından İstiklal Marşımızın kabulünün 89. Yıl dönümü etkinlikleri çerçevesinde Atatürk Anıtı önünde tören düzenlendi.
Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın sonrasında Üniversitemiz Atatürkçü Düşünce Topluluğu Yönetim Kurulu adına konuşan Pınar Demirbilek, Türk Milleti’nin bağımsızlığı uğruna yaptığı çetin savaşta, askerlerimizin milli duygularını güçlendirmek, morallerini yükseltmek için yazılan İstiklal Marşı’nın tarihimizdeki öneminin çok büyük olduğunu söyledi.
Demirbilek, “Mehmet Akif Ersoy tarafından, hiçbir maddi gelir kabul edilmeden yazılan ulusal marşımız, henüz İstiklal ile sonuçlanmamış bir savaş zamanı yazılarak, adeta zaferin müjdeleyicisi olmuştur. İnançla, kanla, eşi görülmemiş bir dirençle, bağımsızlık aşkıyla, küllerinden yeniden doğan bir ulusun destekleyicisidir. Bu nedenle Mehmet Akif Ersoy’un milli mücadeledeki yeri ayrıdır. Milli şairimiz o dönemde, İstiklal mücadelesine tüm kalbiyle inanmış, padişah fetvalarını reddederek, İstanbul’un işgali sırasında Ankara’ya gelip milli mücadeleye katılmıştır” şeklinde konuştu.
Mehmet Akif Ersoy’un savaş döneminde, coşkulu konuşmaları, bağımsızlık şiirleriyle, İstiklal Savaşının mimarlarından biri olduğunu ifade eden Demirbilek, “Savaş zamanı milli birliğe bütünlüğe çağrı yapan ulusal şairimizi bugün çok iyi anlayıp yorumlamak gerekir. Ondan rahatsız olan modern yobazlar, onu geri kafalı olarak görüyor ve Mısır’a gitmesini şapka devriminin yol açtığını savunuyorlar. Ancak unutulmamalıdır ki o zamanlar şapka devrimi yalnızca devlet memurlarına özeldi ve Mehmet Akif Mısır’a şapka devriminden önce gitmişti. 1936 yılında ülkemize döndüğü zamanda Mısır’da 11 yıl kaldım. 11 gün daha kalsam çıldıracaktım diyerek ülkesine ne büyük bir özlem duyduğunu göstermiştir” diye konuştu.Demirbilek sözlerine, Mehmet Akif Ersoy’un Atatürk hakkındaki düşüncelerini ifade eden bir anekdot ile son verdi.