Üniversitemiz Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü ve Atatürkçü Düşünce Kulübü tarafından, Atatürk Kültür Merkezi’nde, Dünya Uygur Kurultayı Başkan Yardımcısı ve Doğu Türkistan Kültür ve Dayanışma Derneği Genel Başkanı Seyit TÜMTÜRK tarafından “Doğu Türkistan Meselesi” konulu bir konferans düzenlendi.
“Doğu Türkistan tarihte Türklerin yerleşik hayata geçtikleri ilk yerleşim yeridir” diyen, Seyit TÜMTÜRK “Atalarımız binlerce yıldır Doğu Türkistan’ı kendisine vatan edinmiş, o coğrafyada büyük mücadeleler verilmiştir. Bu mücadelenin büyük bir bölümü Çin ile geçmiştir. Tarihte Bilge Kagan’ın tarihte bize vasiyet ettiği anıtlarda Çin ile yapılan mücadeleler çok ayrıntılı bir şekilde anlatılmakta, Çin’in hilesi, oyunları, her türlü entrikaları bizlere vasiyet olarak bırakılmıştır” diye konuştu.
“Tarihte ecdadımızın büyük, ulu Türkistan olarak yaşadığı coğrafyada günümüzde bir bölünmüşlük, parçalanmışlık söz konusudur” diyen Tümtürk, “Ecdadımız binlerce yıl önce hiçbir pasaport, hiçbir vize, sınır tanımadan o geniş coğrafyada bütün Türk boyları bu bölgede seyahat etmiş, tarih yazmış, medeniyet yaratmış bir millet. İki büyük emperyalist güç bu coğrafyada bir paylaşıma gitmiş. Paylaşımdan önce tıpkı Karahanlılar, Uygurlular gibi Çağataylar gibi büyük devletler, büyük imparatorluklar kurduğunu biliyoruz. Bu coğrafya Türklerin ilk islamla tanıştığı coğrafya. Yine bu coğrafyada ecdadımız, Hunlar, Göktürkler, İslam sonrası büyük medeniyetler oluşturmuştur. 1933’de ve 1944’de, iki bağımsız devlet yaşamıştır. Şöyle de bir yanlış anlaşılma var. Çinliler Doğu Türkistan’ı işgal etti, Doğu Türkistan coğrafyası Çinlileşmiştir gibi yanlış bir bilgi kirliliği sözkonusu. Bunu özellikle belirtmek istiyorum” diye konuştu.
Hiçbir canın vatanından, milletinden ayrı tutulamayacağını belirten Üniversitemiz Rektör Danışmanı Prof. Dr. Mehmet Özaslan, “Ben şehit torunuyum. İzlerken tüylerim diken diken oldu. Aynı dedemin yaşadığı şeyleri, bana anlattıklarını yaşadım. Mustafa Kemal’in bizlere armağan ettiği ‘Hiçbir Türk hiçbir insan, hiçbir can özgürlüğünden, cumhuriyetinden vatanından, dilinden, dininden ayrı tutulamaz, ülküsünden uzaklaşması beni ağlatacaktır’diyerek, konferansın verilmesinde emeği geçen herkese teşekkür etti.
Bugünün Gaziantep için mutlu bir gün olduğunu söyleyen Üniversitemiz Atatürkçü Düşünce Kulübü Başkanı Yrd. Doç. Dr. Yunus Emre Tansü, “Doğu Türkistan’ı acı ve ızdırap içerisinde izledik. Soydaşlarımızın bu acılarını paylaşmaktan ötürü çok mutluyuz. 21. Yüzyılda Doğu Türkistan meselesi bir insanlık olayıdır. Atatürkçü Düşünce Kulübü bu yıl eminim sizlerin katılımıyla çok daha iyi çalışmalar yapacaktır” şeklinde konuştu.
Doğu Türkistan’ın çok acı olaylar yaşadığını vurgulayan Üniversitemiz Fen – Edebiyat Fakültesi Tarih Bölüm Başkanı Doç. Dr. Bilgehan Pamuk, “Söylenecek çok az şey var. Bu olaydan etkilenmemek, duygulanmamak elde değil. 88 yıl önce de şuanda yaşadığımız sınırlar içerisinde de benzer görüntüler yaşandı. İnsanların tek düşüncesi vatanı, toprağı, dini ve inancıydı. Şimdi ise Doğu Türkistan bunları yaşamaktadır ve bu mücadele de ilerleyen süreçte ödün vermeden devam etmişlerdir” ifadesinde bulundu.
“Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran ve yaşatan Türkiye halkına ‘Türk Milleti’ denir ifadesi anayasamızın birleştirici unsurlar taşıdığını ortaya koymaktadır” diyen Üniversitemiz Atatürkçü Düşünce Kulübü Öğrenci Başkanı Oğuzhan Uçar, Anadolu’da binlerce yıldır bir arada, beraberce yaşayan kader birliği eden, iyi kötü günde bir arada yaşayan unsurlar bu süreç içerisinde bir ‘millet’ olabilme özelliği kazanmıştır diyerek, bu yüzden ülkemiz için her sorunun çözümü “Ne Mutlu Türküm Diyene” anlayışıdır diye konuştu.
Uçar, “Ey Ulu Önder! Emanetin kutsaldır. Terk edilemez. Canımızın pahasına da olsa koruyacağız. Dinlenmemek üzere yola koyulduk. Yorulsak dahi seni takip edeceğiz. Çünkü biliyoruz ki muhtaç olduğumuz kudret, damarlarımızdaki asil kanda mevcuttur” şeklinde konuştu.
Konferansın sonunda konuşmacı Dünya Uygur Kurultayı Başkan Yardımcısı ve Doğu Türkistan Kültür ve Dayanışma Derneği Genel Başkanı Seyit Tümtürk’e, Üniversitemiz Fen – Edebiyat Fakültesi Tarih Bölüm Başkanı Doç. Dr. Bilgehan Pamuk tarafından hediye takdim edildi.