Gaziantep Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuarı tarafından, Üniversitemiz Ömer Asım Aksoy Konferans Salonu’nda düzenlenen “Türk Halk Müziği” adlı söyleşiye, Sanatçı Bayram Bilge Tokel konuşmacı olarak katıldı.
Üniversite öğrencileriyle birlikte olmaktan büyük mutluluk duyduğunu ifade eden Bayram Bilge Tokel, gençlerin kültür adına boşlukta kalan yerleri doldurması gerektiğini söyledi.
Tokel, “Türk Halk Müziği kavramını tahlil etmek gerekirse, çok ilginç bir tabirdir. Bu tabir bizim dışımızdakilerin müziğe verdiği isimdir. Dilimizde kullanılan musiki dediğimiz şey, zaten müziktir. Musiki kelimesinin söylenirken düzgün söylenmesi gerekir. Hatta kimi zaman diksiyon dersi veren insanlar bile bu kelimeyi yanlış telaffuz ediyor. Klasik musiki demek için kendini zorlayan insanlar var. Hatta bazı insanlar İslamiyet’e göre musiki denmesi gerektiğini düşünüyor, fakat böyle bir şey doğru değil” ifadesinde bulundu.
Türklerin ilk anayurdu Orta Asya’daki yaşayışları süresince çok sayıda kültürden etkilendiğini söyleyen Tokel, o zamanlarda müziğin hiçbir millette Türkler kadar başarılı icra edilmediğini kaydetti. Türklerin müziği kopuzla getirdiği önemli bir sanat dalı olduğunu vurgulayan Tokel, “Yükte hafif, pahada ağır kültürlerimizin başında müzik geliyor” dedi.
Tokel, “İmparatorluklar tek bir kültürden, tek bir müzikten etkilenmezler. Osmanlı da bir imparatorluk olduğuna göre içerisinde çok sayıda kültürü barındırmıştır. Türk halk müziği toplumların kendi düşüncelerini, duygularını ifade etmek iteğinden doğmuştur. Halk müziği şehir ortamında yerleşik hayata geçmiş farklı kültürlerin etkisiyle meydana gelmiştir” diye konuştu.
Söyleşinin açılışında konuşan Üniversitemiz Türk Musikisi Devlet Konservatuarı Müdürü Yrd. Doç. Dr. Ruhi Ersoy, Bayram Bilge Tokel’in Türk Müzik Kültürüne çok büyük katkıları olduğunu söyledi.
Ersoy, “Kültür sanat haftası etkinlikleri kapsamında değerli bir büyüğümüzü ağırlıyoruz. Bayram Bilge Tokel ismi Türk Müzik Kültürüyle aşina olan birçok insanın bildiği bir isim. Türk Musiki Kültüründe ve Türk Kültüründe çok fazla katkıları olmuş bir insan. Kendisi Yozgat’ta dünyaya gelip hayat serüvenine başlamış, yetiştiği ortam gereği bir halk çocuğu olarak yetişmiştir. Hayat, O’nu sadece musikiyle ve müzik kültürüyle sınırlı tutmuyor. Kültür Bakanlığı’nın Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü’nde çalışarak, akademi anlamında da Türk Müzik Kültürü üzerine yazdığı kitaplarla, güzel işler yapılabileceğinin örneğini gösteriyor. Türk Halk Müziği kültürünün önemli isimlerinden Neşet Ertaş üzerinde hem kitabıyla hem de yapmış olduğu belgesellerle çok kalıcı ve anlamlı eserler üretmiştir. Hatta Amerika’da halk müziği dersleri vererek, onlara bağlama öğretmiş bir sanatçıdır” şeklinde konuştu.