Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yavuz Coşkun, üniversite olarak Gaziantep’in hizmetinde olduklarını ve bu görevin aralıksız devam edeceğini belirtti.
Coşkun, Rektör yardımcıları Prof. Dr. Fahrettin Göğüş, Prof. Dr. Türkay Dereli, Prof. Dr. Ali Gür, Rektör Danışmanı Prof. Dr. Cahit Bağcı ve Genel Sekreter Ercan Eroğlu ile birlikte Gaziantep Gazeteciler Cemiyeti yönetimine hayırlı olsun ziyaretinde bulundu.
Gaziantep’in, parlayan yıldız Gaziantep Üniversitesi olmak üzere 4 üniversiteyle Türkiye’nin örnek kentlerinden birisi olduğunu belirten Rektör Prof. Dr. Yavuz Coşkun, “Bu aşamada basına düşen de bu kentin tanıtımını, gelişmedeki yükselişini haberleştirmek olduğunu düşünüyorum” dedi. Bu vesileyle Gaziantep Gazeteciler Cemiyeti’nin yeni yönetimini kutlayan Rektör Prof. Dr. Yavuz Coşkun konuşmasının devamında şunları söyledi: “Yeni yönetim kurulunu ve yönetimde görev alan tüm arkadaşlarımı tebrik ediyorum. Gaziantep Üniversitesi olarak basın ayağıyla hep düzenli ilişki içinde olduk. Bundan böyle de etik çerçeve içinde bu ilişkiyi sürdürmek istiyoruz. Bazen basında üniversitemiz ile ilgili gerçekle bağdaşmayan haberler de çıkıyor. Bunlarla ilgili gerektiğinde hızla doğru bilgilendirmeyi yapıyoruz. Ama genellikle de ön yargılı olanlara cevap vermiyoruz. Bize, ‘Niye cevap vermiyorsunuz?’ diye soruyorlar. Ama Sivrisinek için her zaman havan topu atılmaz ki? Biz, bugüne kadar biz hep pozitif olarak basının yanında olduk. Böyle olmaya da devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
Gaziantep Gazeteciler Cemiyeti Başkanı İbrahim Ay da, Gaziantep Üniversitesi’nin 33 bin öğrencisiyle bu kent için önemli olduğunu belirterek, “Üniversiteler kentin sosyal yaşamına ekonomisine doğrudan etkili bir güç. Bu noktada Gaziantep Üniversitesi’nin üzerine düşeni yaptığını biliyoruz. Biz de cemiyet olarak üniversitemizin önemli çalışmalarının tanıtım ve duyurulması konusunda üzerimize düşeni yapacağız” dedi.
KENT İLE KOLKOLAYIZ
Daha sonra soruları cevaplandıran Rektör Coşkun, Gaziantep Üniversitesi’nin kentle bütünleşen bir kent olması için sosyal projeler başta olmak üzere birçok önemli adım attıklarının altını çizerek sözlerini şöyle sürdürdü: “Ama insan yavrusu bile 9 ayda doğuyor. Biz birlikte güzel şeylerin yapılabileceğini düşünerek teknoparkı aktif hale getirdik. Teknoloji Transfer Ofisi’nde yeni anlayışlar üretiyoruz. Girişimciliğimizle öğrencilerimize destek vermeye başladık. İntörnlük projesi çerçevesinde bu yıl 400 mühendis adayı öğrencimiz sanayide ‘Eti senin, kemiği benim’ misali işlerini sahada öğrendi, tecrübe kazandı. Bu uygulama, öğrencilerimizin sanayicilerle temaslarını artırmayı sağladı. Önümüze somut projeler de gelmeye başladı. Bu somut projeleri AR-GE’de araştırıp insanlığa yarar hale getirmeye başladık. Geldiğimiz nokta Türkiye’ye model olacak nokta. Gaziantep sanayici ve iş dünyasının pozitif katkıları sıcak bakmaları bizim işimizi kolaylaştırdı. “