Gaziantep Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Konferans Salonunda, “Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Ermeni Sorunu” konulu panel düzenlendi.
Üniversitemiz Fen – Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat Ağarı’nın başkanlığını yaptığı panele; Üniversitemiz Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Samir Salha, Sakarya Üniversitesi Fen – Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Enis Şahin, Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Ethem Atnur konuşmacı olarak katıldı.
Panele; Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, Bölge İdare Mahkemesi Başkan Vekili Sebahat Demir, Üniversitemiz Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Koruk, Genel Sekreter Ercan Eroğlu, çok sayıda akademik ve idari personel ile öğrenci katıldı.
Konferansın açılışında konuşan Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, “Kültür, sanat, tarih bilinci ve bütün bu alanlara dair gerçekten iyi yetişmeniz konusunda Gaziantep Üniversitesi olarak ciddi bir gayret gösteriyoruz. Biz gençlerimizi her alanda kültür, sanat, estetik, tarih gibi konularda donanımlı kılmak için elimizden gelen çabayı sarf ediyoruz. Yıllardır içersinde büyüdüğümüz, çeşitli kulaktan dolma bilgilerle üzerinde düşündüğümüz Ermeni meselesinin Osmanlı’dan bugüne kadar gerçek bir tarih anlayışıyla ele alınacağı bugünkü toplantının hazırlanmasında emeği geçen bütün arkadaşlarımı yürekten kutluyorum” diye konuştu.
Türklerin Anadolu’ya geldiklerindeki Ermenilerin durumuna dikkat çeken Panel başkanı Üniversitemiz Fen – Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat Ağarı, “Anadolu toprakları tarih boyunca birçok topluluğa, çeşitli medeniyetlere ev sahipliği yapmıştır. Bunu yaşayan topluluklardan bir tanesi de Ermenilerdir. Ermenilerin kökeni ile ilgili olarak değişik tezler sürülüyor. Ermeniler kendilerini Hz. Nuh’un torunu Hay’ın neslinden ileri geldiğini söylüyorlar. Bu nedenle kendilerine Hayk, yaşadıkları bölgeye de özellikle Doğu Anadolu’ya Hayastan diyorlar. Kendilerini Hayk olarak isimlendiren Ermeniler ve bu topluluğun Ermeniler olarak adlandırılması ırkla alakalı bir konu değildir” şeklinde konuştu.
Ermeni sorununa hukuki açıdan bakan Üniversitemiz Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Samir Salha, “Ermeni meselesi siyasal anlamda, uluslararası hukuk yönünden devam eden bir sorundur. Şuanda 24 ülke soykırım yapıldı diye bunu kabul etti. Dünyada 193 ülke mevcut. 24 ülke değişik kıtalardan, coğrafyalardan kendi parlamentolarından kanun çıkartarak soykırımın yapıldığını söyledi. Bir boşluk var. Bu boşluk Ermeni Diasporası. Ermeniler tarafından çok iyi bir şekilde değerlendirildi ve kullanıldı. Boşluk nasıl dolduruldu? Tarihsel, sosyal, ekonomik, siyasal, stratejik anlamda her yerde sürekli propagandalar, sürekli işbirliği, sürekli bu konu konuştular” ifadesinde bulundu.
Birinci cihan harbinden Lozan barışına Ermeni sorununa dikkat çeken Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Ethem Atnur, “Osmanlı coğrafyasında Ermenistan diye bir ülke yoktu. Türkler Anadolu’ya gelmeden önce Anadolu’nun doğusunda geldikten sonra da Urfa’da Haçlı Seferleri sonrasında Kilikya dediğimiz torosların eteğinde Ermeni Prenslikleri var. Ama Roma, Türkler Anadolu’ya geldikleri zamanda Roma’nın takip ettiği bir siyaset var. Özellikle Ermenileri oradan dağıtmışlar. Ermeniler Osmanlı yönetimi esnasında hakikaten ticarette, sanatta, hukukta, eğitimde her alanda çok rahat oldukları için Anadolu’nun değişik kısımlarında başarılı olmuşlardır” şeklinde konuştu.
Ermeni sorununun ortaya çıkışı ve sevki-iskân sürecini anlatan Sakarya Üniversitesi Fen – Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Enis Şahin, “Ermeni meselesi siyasi platformda bulunan başlıca meselelerden birisi olduğundan dolayı çözümü hemen mümkün olmayan meselelerden birisi. Bugün komşu iki ülke ama birbirine çok uzak iki ülke. Sınırlar kapalı, siyasi münasebeti yok. Tarihe baktığımızda onuncu yüzyıl sonlarında ilişkilerin başladığı, kısa zamanda büyük bir ivme kazandığı, Selçuklu sonrası Osmanlı idareleri döneminde gerçekten ilişkiler çok iyi. Ermeniler çok geniş bir coğrafyada dağınık olarak yaşayan bir topluluk. Türklerle ilişkilerinin ilk 700 – 800 yılı gerçekten neredeyse hiçbir ayrım yapılmaksızın yürümüştür” diye konuştu.
Panelin sonunda Fen – Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat Ağarı, Üniversitemiz Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Samir Salha, Sakarya Üniversitesi Fen – Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Enis Şahin, Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Ethem Atnur’a Üniversitemiz Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Koruk tarafından hediye takdim edildi.