Gaziantep Üniversitesini 2011 – 2012 yılı eğitim öğretim yılında kazanarak kayıt yaptırmaya hak kazanan 7 bin 560 öğrenci için kazandıkları fakülte ve yüksek okullarda öğrencilere kayıt sonrası bölümleriyle ilgili tanıtım toplantıları düzenleniyor.
Öğrencilere fakülte hakkında bilgi veren Üniversitemiz Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Kaan Susuz, hukuk fakültesinde eğitim gören öğrencilerin yabancı dili iyi bilmeleri gerektiğini ifade etti.
Yrd. Doç. Susuz, “Biz Türkçe eğitim alacağız yabancı dil eğitimine ne gerek var diye düşünebilirsiniz fakat Avrupa Birliği ile ilgili bir mevzuat hukukçuları bağlayıcıdır. Hakim olduğunuzda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kararlarını görüp okumanız ve bunları değerlendirmeniz gerekecektir. Bu nedenle de sizin için yabancı dilin yeri önemlidir. Yabancı dil her ne kadar zorunlu değilse de sanki zorunluymuş gibi düşünmelisiniz. Eğer varsa Fransızca, Almanca gibi diğer Avrupa dillerini de bilmeniz sizin için avantajdır” şeklinde konuştu.
“Hukuk derslerinde belirli bir seviyenin üzerinde temel kültür bilgisine sahip olmanız sizin için iyi olacaktır” diye konuşan Yrd. Doç. Dr. Susuz, “Derslerde siyasi bazı konuları anlamak sizin için zor olabilir. Avrupa siyasi tarihini öğrenirken Avrupa’da yaşanan siyasi olayları da bilmeniz gerekir” ifadesinde bulundu.
Verilen eğitimin yanında öğrencilerin kendisini geliştirmeye yönelik gayret ve çabaların da önemine değinen Güzel Sanatlar Fakültesi Dekan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Ali Sait Liman, “Sizler öğrenci olmanın yanı sıra birer sanatçı adayısınız ve sanatçı olmanın gerektirdiği maddi koşullara sahip olmak ortaya iyi işler çıkarmaya yetmiyor. Örneğin günümüzde herkesin elinde artık bir kamera var ama bu durum nitelikli filmlerin sayısını doğrudan artırmıyor” şeklinde konuştu.
“Sanat eğitimi dıştan bakıldığında çekici görünse de aslında oldukça uzun ve meşakkatli bir süreç içeriyor” diye konuşan Yrd. Doç. Dr. Liman, “Bu süreçte içinizde bir cevher varsa onu ortaya çıkarmak adına sabırla, zorluklardan yılmadan çalışmamız gerekiyor. Ünlü sanatçıların yaşam öykülerine bakıldığında çoğunun maddi sıkıntılarla dolu bir yaşam sürdürmelerine rağmen sanatı bir yaşam biçimi olarak benimseyip kendilerini buna adadıkları görülür. Çünkü onlar için önemli olan o sanatsal uğraşın kendisidir, onsuz yaşayamayacak kadar tutkuyla bağlıdırlar işlerine. Yoksa eserlerinin yüksek meblağlarla satılması ya da popüler olmak gibi kaygıları olduğunu sanmıyorum. Kanımca ancak böylelerinin eserleri kalıcı olabilir yüzyıllarca” ifadesinde bulundu.
Tıp Fakültesi Dekanlığı tarafından, Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesini kazanan öğrencilere ve velilerine, Şahinbey Araştırma ve Uygulama Hastanesi Konferans Salonunda Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Abdurrahman Kadayıfçı, Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Ercan Sivaslı, Temel Bilimler Tıbbi Biyoloji ve Genetik Anabilim Dalı öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Serdar Öztuzcu’nun katılımlarıyla “Tıp Fakültesi Tanıtım ve Bilgilendirme Toplantısı” gerçekleştirildi.
Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Abdurrahman Kadayıfçı, açılış konuşmasının sonrasında Tıp Fakültesini kazanan öğrencilere ve velilere Tıp Fakültesi öğrencisi olmanın getirdiği sorumluluk ve iyi hekimlik anlayışı, Tıp Fakültesi eğitim – öğretim programı ve eğitim programında yapılan yeni düzenlemeler hakkında açıklamalarda bulunarak katılımcılara bilgi verdi.
Toplantı bitiminde öğrenciler ve velileri ile soru-cevap şeklinde bilgi alış verişinde bulunulduktan sonra, oditoryum fuaye alanında kokteyl düzenlendi.
Fen – Edebiyat Fakültesine yeni kayıt olan öğrencilerimize yönelik tanıtım toplantısı ve kokteyl düzenlendi.
Fen – Edebiyat Fakültesi Dekan Vekili Doç. Dr. Ruhi Ersoy, gelişen dünya ve Türkiye ortamında her öğrencinin üniversiteli olmak zorunda olduğunu söyledi.
Doç. Dr. Ersoy, “Bölümlerimizi bazen kendimiz isteyerek bazen de istemeyerek puanımıza istinaden okuyabiliriz. Ancak her ne şekilde olursa olsun artık üniversiteli olmanın bilinci ile başarılı olmak yolu istek ve çok çalışmadan geçer. Karamsarlığa ve ümitsizliğe yer olmayan bir çağda yaşıyoruz. Her öğrenci üniversite sonrasında mezun olduğu bölüm ile ilgili olarak iş yapacak diye bir kaide yoktur. Ancak her yapılan işe bir üniversiteli gözü ile bakarak yenilikçi ve değişim odaklı bir yaşamı geliştirecektir” şeklinde konuştu.